Alfa Yayınları
Herkese merhaba!
Şimdi siz merak ediyorsunuz, kitaplarla dolu rafların sıra sıra dizili olduğu alttaki fotoğraftaki bu yer neresi diye…
Hemen anlatayım. Ya da hayır hayır, bir saniye bekleyin, müsaadenizle önce hoş bir anekdot paylaşmak istiyorum sizinle. Hem konumuzla, kitaplarla ve kitap okumak ile de çok yakından alakalı…
Olay, ünlü yazar Cemal Süreya’nın (Süreyya değil dikkat edin, tek S ile, bunun da hikayesi apayrı!) çocukluğunda geçer, şair henüz ilkokul 3. sınıftayken…
Öğretmeni o çok bilinen tavşan ile kaplumbağa hikayesini yazmalarını ister sınıftan. Üstelik, hediyesi bir dergi olan ufak çaplı bir yarışmaya da dönüştürür atmosferi.
Cemal Süreya da dahil olmak üzere, bütün öğrenciler büyük bir şevkle harıl harıl hikayeyi yazmaya girişir hediyeyi kapabilmek için. Ancak yarışmayı tek bir kişi kazanacaktır elbette.
Ve o isim de tahmin edebileceğiniz gibi şairin ta kendisidir. Bundan sonrasını, Süreya’nın kendi ağzından dinleyelim:
Bir de ilkokulda bir ödülüm var: Bir Yavru Türk dergisi cildi kazandırmıştı bana. Üçüncü sınıftaydık. Öğretmen tavşanla kaplumbağa öyküsünü anlattı bize. Dedi ki, gelecek ders bunu sizler yazın.
Ertesi derste yazdık, verdik. Ben kazanmışım. Herkes şöyle yazmış: Bir tavşanla kaplumbağa arkadaş olmuşlardı. Ben şöyle demişim: “Bir tavşanla bir kaplumbağa canciğer arkadaş olmuşlardı.” (Cemal Süreya, Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul, 2011, s. 21)
Şimdi gelelim asıl konumuza. Fotoğrafta gördüğünüz yer ALFA Yayınlarının genel merkezi, Sultanahmetteki depo binası. Sultanahmet tramvay durağında inince 5 dakika yürüme mesafesinde.
Kime sorsanız gösterir ya da tarif eder zaten. Alfa Yayınları son dönemde ciddi bir atılım içerisinde gördüğüm kadarıyla. Oldukça fazla sayıda kitap basmaya başladılar.
Burası, yüksek lisans zamanından bu yana defalarca kez uğradığım nefis bir mekan. Çoğu insanın bilmediği, hele hele dışarıdan bakılınca pek de dikkat edilmeyen bir yer. Çünkü alışılmış bir mağaza, sıradan bir kitapçı görünümünde değil, önünde genelde hep dağıtım kamyonları, istiflenmiş koliler vs. olur.
Peki buranın özelliği ne? Neden bunları anlatıyorum size? Buranın özelliği, içerisinde yalnızca kendi yayın evi grubuna değil, farklı bir çok yayın evine (Can, Yapı Kredi, Beta vs.) ait kitapların oluşu.
Ve bundan daha önemlisi, bu kitapların normal bir kitap mağazasında olduğu gibi satılıyor olmaları. Üstelik bu kitapların hepsini en az % 20-25 indirimle satıyorlar.
Kendi yayın grubundaki (Alfa, Everest, Artemis, Kapı) kitapların tamamı ise % 30 indirimli. Kredi kartı veya nakit para seçeneği var.
Sürekli duyarız, kimse kitap okumuyor ülkede, kitaplar aşırı pahalı diye… Belki de öyle. Ancak bunlar her zaman mazeret değil, kitaplar da tamamen ulaşılamaz değil. Ben buraya ne zaman uğrasam, içerideki öğrenciler dikkatimi çekiyor mesela. Bu, iyiye işaret…
Gün doğumunu seyretmek, bir bardak soğuk suyu içmenin tadı, Beethoven’ı dinlemenin beğenisi, Ermitaj Müzesini gezmek, sevmek ve sevilmek, Tolstoy’u okumak, Goethe’yi tanımak, Shakespeare’i bilmek gibi bir yazın yapıtını okumak da dünya nimetlerinden birinin tadına varmaktır. Yazın da bir dünya nimetidir.
Ben bu dünyanın bir insanı olarak salt klasikleri değil, çağdaşlarım yazarların yapıtlarını okumamışsam onların yarattığı dünya nimetlerinin kimisinden kendimi yoksun bırakmışım demektir. Bu yoksunluk o dünya nimetlerini yaratan yazarların değil, onlardan yararlanmasını bilemediğim için benim eksikliğimdir.
Çağdaşlarım Günter Grass’ı, Camus’yü, Anna Seghers’i, Sartre’ı, Marquez’i, Paustovski’yi, Arthur Miller’ı ve daha yüzlerce yazarı okumamışsam, bulunduğum dünyayı tam yaşayamamışım, yaşadığım dünyanın nimetlerinden gereğince tat alamamışım demektir. (Kaynak: Aziz Nesin, Aziz Nesin Soruşturmada Sorulara Yanıtlar Belgeler, Nesin Yayınevi, İstanbul, 2016, s. 76)
Kitapları zincir marketlerden değil, yayın evlerinin kendisinden, internetten veya sahaflardan satın alırsanız çok ciddi oranda tasarruf edersiniz. Normalde tek bir kitaba vereceğiniz paraya iki kitap birden satın alabilirsiniz örneğin.
Ben bu yazımda aklıma geldiği ve sürekli gittiğim için Alfa Yayınlarını anlatmayı tercih ettim. Bilmeyenler için de bu bilgi, benden bir ödül olsun okumayı çok sevenlere. Bu bilgiyi çevrenizle, eş, dost akraba ve arkadaşlarla paylaşmak da size düşüyor artık.
Şu yazımda ise ucuz kitap satan diğer yayınevlerini tek tek yazdım: Ucuz Kitap Nereden Alınır?
Ve son olarak, E-Kitap & Basılı Kitap hakkında yazmış olduğum şu yazımı da okumayı ihmal etmeyin sakın =>>> E Kitap mı Basılı Kitap mı?
Herkese şimdiden keyifli okumalar, bol kitap dolu günler!