Amsterdam’da Yapılması Gereken 6 Etkinlik
Herkese merhaba!
Daha önce geniş kapsamlı bir Amsterdam gezi rehberi hazırlamıştım.
Oldukça detaylı olan bu Amsterdam gezi notlarımı henüz okumadıysanız, sizi hemen buraya doğru alalım önce: Amsterdam Gezi Rehberi
Bu yazıda ise, Amsterdam gezi planı yapanlar için olmazsa olmaz bazı aktiviteler önereceğim. Amsterdam’da yapılacak 6 şey.
Dikkat dikkat! Bu bir “Yapmadan dönmeyin” yazısıdır! 🙂
İlk olarak, size birkaç Amsterdam rehberli tur hizmetinden bahsetmek istiyorum.
Bildiğiniz gibi, Hollanda’nın en kozmopolit şehirlerinden biri olan Amsterdam, güler yüzlü yerel halkı, uygun yaşam koşulları, tarihi ve kültürel zenginliği ile tanınıyor.
Bu güzel Avrupa kentine gidenler, 17. yüzyıldan kalma yapılara ev sahipliği yapan Dam Meydanını, Hollanda’nın en popüler müzelerinden olan Van Gogh Müzesi, Anne Frank Müzesi, Modern Sanat Müzesi, Madame Tussauds Müzesini, ünlü Kırmızı Işıklar Caddesini ve Begijnhof bölgelerini rehberli turlar eşliğinde keşfedebiliyor.
Bu farklı tur seçeneklerinden dilediğiniz birini seçip maceracı ruhunuzu harekete geçirebilir, seyahatinize son derece keyifli anılar katabilirsiniz! İşte Hollanda’nın başkenti Amsterdam’ı görebileceğiniz farklı rehberli turlar:
Benelux Paris Amsterdam Turları
İncelemek isteyeceğiniz, İstanbul ve İzmir çıkışlı tüm Amsterdam turları için buraya tıklayabilirsiniz: Amsterdam Turları
Şimdi gelelim Amsterdam’da yapılacak etkinlikler listemize…
Amsterdam Yapılacak Şeyler
1- Bisiklet Kiralayın
Evet, bisiklet kiralanmadan yapılacak tüm Amsterdam gezileri bir parça eksiktir! Zira Hollanda’nın başkenti, bisiklet kullanan insan sayısıyla dünyada zirveye oynuyor.
Hatta merkez tren istasyonu olan Amsterdam Centraal’in önünde katlı bisiklet parkı bile var! Evet evet gerçekten öyle, şaka falan yapmıyorum.
Alttaki fotoğrafa dikkatlice bakın lütfen.
Bu demektir ki, bisiklet için oldukça gelişmiş bir altyapıya sahip bu şehirde bisiklet sürmek gerçekten bir ayrıcalık.
Eh, siz de gitmişken kendinizi bu zevkten mahrum etmeyin derim.
Ancak bisiklet kullanırken dikkat etmeniz gereken çok önemli bazı kurallar var. Bunları hatırlatmak istiyorum hemen. Bunlardan ilki ve en önemlisi, mutlaka bisikletlilere ayrılan kısımdan gidin. Buranın dışına sakın çıkmayın!
İkinci olarak, dönüşlerde elinizle dönmek istediğiniz tarafı göstermeniz gerekiyor mutlaka. Bu hem sizi karşıdan görecekler, hem de arkanızdan gelenler için bir nevi manuel sinyal oluyor.
2- Vondelpark’ın Keyfini Çıkarın
Vondelpark Amsterdam’da görülmesi gereken parkların başında geliyor. Amsterdam geziniz sırasında müzeleriyle ünlü Museumplein’a yürüme mesafesindeki bu parka mutlaka uğrayın.
Mevsime göre hava güzelse çimlere yayılın, yürüyüş yapıp vücudunuzu tazeleyin. Oksijeni ciğerlerinize çekin.
Çıkarıp yanınızda getirdiğiniz kitabınızı okuyun, Durma Göğe Bakalım diyen Turgut Uyar’ı hatırlayın, sırtüstü uzanıp bir süre masmavi göğü seyredin.
(“Acaba ne okusam?” diye çok fazla düşünmeyin, Youtube kanalımda sizin için hazırlamış olduğum bu videoda, on kitap önerisi var: Okuduğum Kitaplar )
Bulutların kıvrımlarını seyretmek, nedense bana hep İtalyan müzisyen Ludovico Einaudi’nin Nuvole Bianche isimli parçasını hatırlatır. Amsterdam gezisi sırasında siz de mutlaka Vondelpark’ta kısa bir mola verin efendim.
3- Ajax Amsterdam Arena Turu Yapın
Sporsever, özellikle de futbol severler buraya!
Hollanda’nın dünyaca ünlü takımı Ajax’ın stadı Amsterdam Arena turu yapmaya ne dersiniz? Üstelik I Amsterdam kartınız varsa bu tur tamamen ücretsiz.
Stada ulaşım ise gayet basit. Amsterdam merkezden 54 numaralı metroya binerek Bijlmer Arena durağında iniyorsunuz.
İndikten sonra tek yapmanız gereken ise biraz yürümek. Yaklaşık 10 dakika kadar.
Stadın E kapısından içeri girince bilet satılan bankoyu göreceksiniz. Tabelada rehberli turların saat kaçta yapılacağı yazıyor. Tek başınıza giriş yapamıyorsunuz, bu saatleri beklemek durumundasınız!
Stat turu esnasında soyunma odalarını, tribünleri, basın odasını göreceksiniz. Zaten rehberiniz gezerken her bir yer ile ilgili bilgileri detaylıca anlatıyor olacak.
Bir saat süren tur sonunda siz de kendinizi kısa süreliğine de olsa Van Der Sar, Johann Cruyff ve Zlatan Ibrahimovic gibi hissedebilirsiniz. Tabii ki İngilizce bilmek şart.
4- Kanal Turu Yapın
Amsterdam kanalları oldukça meşhur. Bu kanalların üzerinde yüzen evler de bulunuyor.
İnsanlardan kimisi suyun üzerinde yaşıyor yani. Bu insanların deniz seyahatine hiç ihtiyaç duymadıkları kesin gibi diyebiliriz. 🙂
Kanal turu Amsterdam gezisi için olmazsa olmazlardan! Normalde kişi başı ücret 16 Euro.
Ben I Amsterdam Card satın aldığım için ücretsiz olarak bu hizmetten de faydalandım.
Amsterdam kanal turu yapmak için birkaç farklı firma bulunuyor. Ben “Lovers” isimli şirketi tercih ettim ve fazlasıyla memnun kaldım.
Kanal turu yaklaşık bir saat sürüyor. Amsterdam gezisi esnasında ücretsiz olarak rehberlik hizmeti alıyorsunuz. Size dağıtılan kulaklıkları taktığınızda tur sırasında gezip gördüğünüz yerler hakkında farklı ve önemli bilgiler ediniyorsunuz.
Üstelik bu kez İngilizce bilmeyenlere de harika bir haberim var. Kanal turunda Türkçe dil seçeneği de var!
Eh, artık kanal turu sonrası, hiç olmazsa bu yazının altındaki yorum kısmında bir teşekkürü çok görmezsiniz bana…
5- Rijksmuseum’da Gece Devriyesi Tablosunu Görün
1606 ile 1669 yılları arasında yaşamış olan Hollandalı ressam Rembrandt Van Rijn imzalı dünyaca ünlü bir tablo var: “Gece Devriyesi”
Bu tablo Amsterdam gezilecek yerler arasında en başta gelen Rijksmuseum’da sergileniyor. Amsterdam’a kadar gidip bu tabloyu görmeden dönmek olmaz!
Rembrandt bu çalışmasında bir kutlama törenine hazırlanan askeri milis birliğini tasvir etmiştir. Tablonun bir özelliği de devasa boyutlarıdır.
Bu inanılması güç şaheser 4 metreden daha geniş olacak şekilde, neredeyse müzenin duvarlarından birinin tüm yüzeyini kaplamaktadır.
Yapıtın Gece Devriyesi (The Night Watch) olarak adlandırılma nedeni, bir kat koyu cila üzerine yapılan tablonun gece sahnesini tasvir etmesidir.
Rijksmuseum birkaç farklı bölümden oluşuyor ve tamamını gezmek için birkaç gün bile yetmeyebilir. Bu meşhur tablo ise müzede 1650-1700 arası eserlerin sergilendiği bölümde yer alıyor.
Zaten müzenin içine girince size bir kroki verilecek. Oradan kontrol edersiniz.
Duvarlarda da bilgilendirme tabelalarını göreceksiniz. Kendiniz bulamasanız bile görevlilerden yardım isteyerek rahatça tablonun bulunduğu geniş hole erişebilirsiniz.
(Bu müze ile ilgili tüm detaylar için şu yazıma bakabilirsiniz => Rijksmuseum Amsterdam)
Rijksmuseum ne yazık ki I Amsterdam Kart ile ücretsiz giriş imkanı sunmuyor. Rijksmuseum bilet almak için buraya tıklayın: Rijksmuseum Bilet
6- Museum Ons’ Lieve Heer Op Solder’i Gezin
Şimdi size Amsterdam turu yapanların çoğunun gözünden kaçan bir yerden bahsedeceğim. İnternette bir sürü Amsterdam gezi rehberi var ancak ben buranın ismine pek rastlamadım.
Burası aslında bir kilise. Şimdi böyle söyleyince, “Aaaa yine mi kilise, bir tane daha mı?” diyenler çıkacaktır elbette. Ancak biraz bekleyin, acele etmeyin çünkü burası farklı, alışılmışın oldukça dışında bir kilise aslında…
İsmini üstte yazdım zaten. Evet, söylemesi biraz zor ama çok önemli değil.
Anlamı “Çatı Katındaki Efendimiz” demek. Bu kilisenin özelliği ise şu: Diğer klasik kiliseler gibi dışarından kesinlikle ne olduğu anlaşılmıyor.
Yani dışarıdan bakarak buranın bir dini yapı olduğunu çözmek imkansız. Çünkü burası bir apartmanın içinde yer alıyor.
Nasıl bir apartman mı? Bildiğimiz apartman işte. Tipik Hollanda evlerinden birinde.
Peki neden gizli bir kilise? Hollanda 1578 yılında Protestanlığı kabul eder. Bu tarihten sonra Katolik cemaat için ibadet eskisinden de zor olur. Bu yüzden bu tür yapılara ihtiyaç duyulur.
Günümüzde halen varlığını sürdüren bu gizli kilisenin alt katında da müze var. Kiliseye ait resim, gümüş, din adamı kıyafetlerini de bu müzede görebilirsiniz.
Çatı Katındaki Efendimiz Kilisesi Amsterdam’ın Nieuwe Zijde denen batı yakasında, Oude Kerk’in hemen yanında. Buraya giriş de I Amsterdam karta ücretsiz.
Evet, Amsterdam gezisi düşünen herkese şimdiden keyifli seyahatler dilerim.
Bu yazımı beğendiyseniz, bırakacağınız bir yorum beni gerçekten çok mutlu eder. Bir başka ülkede ve şehirde tekrar görüşmek üzere!
Gezivita Instagram sayfası: Gezivita Instagram
Gezivita Youtube kanalı: Gezivita Youtube
Burada da okumak isteyenler için iki farklı ülkeden gezi rehberi ve son dönemde izleyip beğendiğim Güney Kore filmlerini tanıttığım kültür & sanat içerikli bir yazım var:
Van Gogh müzesini unutmuşsun! Olmazzz
Peki, Van Gogh Müzesi de 7 olsun.
Hocam gezi yazılarınızı severek takip etmekteyim. Hatta bildirimi açmışım yazıyı paylaştığınız anda okuyorum hemen ertesi güne bile bırakmıyorum. Sizi çok seviyorum hocam. Takipte kalacam her zaman için. Hocam başarılar…
Çok teşekkürler Ahmet!
Bence bu listeye Anne Frank Müzesi, Sex Müzesi ve Dutch Pancake yemeyi de ekleyelim.
Çok şey eksik kalmış. Red light districh’den bahsetmemiş bile. Marken, Volendam da mutlaka görülmeli. Hiç bir yerde yazmaz ama ben Heineken bira fabrikası müzesini de gezdim, o da çok güzeldi. Saray ve meydanları saymıyorum bile.
Merhaba. Elbette, çok haklısınız. Bu tür yazılar ne yazık ki doğası gereği hep eksik kalmaya mahkum. Biri için vazgeçilmez olan, bir başkası için anlam teşkil etmeyebiliyor çünkü. Mutlaka okunması gereken kitaplar listesi gibi. 🙂